1 Temmuz 2010 Perşembe

Emanet



- Gitme...
- Afedersin anlayamadım??
- Gitme işte..gideceksen hiç gelme. Söz ver.
- Söz.


Sanırım unutmak Tanrı'nın verip verebileceği en büyük hediyeymiş insana. Hatırlamak ise azap verici çoğu an. İnsanlar geliyorlar, insanlar geçip gidiyorlar ömrümüzden. Kal dediklerimiz, gitme dediklerimiz, el salladıklarımız oluyor hep ardından.

Beni uzaktan tanıyanlar çoğunlukla gamsız, dertsiz, kedersiz, kop kop biri sanıyorlar. Çoğu zaman da öyle sanmalarını ben arzuluyorum. Oysa yüreğim ellerimde yer yer yırtılmış, eprimiş ipek bir kumaş. Görülmesin diye yırtıklar, ellerimle yamıyorum.

Bir gün bir bakıyorum "güven" le, zamanla, biri gelip dikmeye başlamış alttan, bir zaman sonra bir bakıyorum giderken daha çok yırtmış. Verdiğim her sözle, verilen her sözle, her yürek emanetiyle sağlamlaşıyor, tutamadığım, tutulmayan her sözle inceliyor.

Zor bir kadın mıyım? Bilmiyorum, belki. Sıkıntılyım, kafam bozukken hakikaten çekilmiyorum. Peki kolay insan var mı ki? Dürter dürtmez beyaz gömleğine rağmen saçılan nar gibi? Yok..

Herkes elinde iğne-ipliğiyle kumaşını tamir edecek birilerini arıyor.
Herkesin yamaları, çocukluk acıları, yırtıkları var.
Herkes gece olunca belki yıldızlara bakıp aynı şeyleri istiyor.

Herkes birbirinin hayatından gelip geçiyor, biraz öğrenerek, biraz öğreterek, biraz acıyıp, biraz acıtarak.

Herkes kadar kolay ve herkes kadar zor olduğumu anlamam kolay olmadı.
Şimdi yine dikiliyor kumaş, bu sefer daha renkli bir iplikle ama.
Herkes kadar renkli...

5 yorum:

Adsız dedi ki...

ne kadar icten yazilmis. okuyup da insan'in 'evet ben de biraz boyleyim' diye dusunerek gozleri parliyor. Dedigin gibi, belki de hepimiz bir nevi tamir edilesi, tamir edilmeyi bekleyen varliklar gibiyiz. Gonul ister ki herkesin kumaslari renkli olsun, civil civil. Her daim yurekler ferah olsun. En guzel yeni'ler seni bekliyor olsun guzel yurekli betty.

yavuzy dedi ki...

pek güzel bi yazı. kendine karşı dürüst olmak çok önemli...

Mahir Efe Falay dedi ki...

Emanet başlıklı yazı, hepimizi az çok anlatan bir yazıdır. Tanımı geçtik, lafa gelirsek; evet çoğumuz böyleyiz. Ama daha eğlenceli olanları var, zihinleri ciddi yaralı olanlar. Kimileri "kader kurbanı" olsa ve yazıııklansa da, gerçek amacı tartışmalı duvarlar arkasında kalmaları konformist varlıklarımız için en hayırlısı.

GÜVEN SERİN dedi ki...

Acılara sarılmalı; hem de dört elle :))

Rupinder dedi ki...

Bizim bilimsel istifleme ve müşterilerine uzun vadeli tutarlı bir kalite sağlamak desenleri karıştırarak, birkaç hesaplarındaki stok ve maliyet azaltmak.


Rejenere Iplikler